çiğnemek
| |||||
çiğnemek Ağza alınan bir şeyi dişler arasında ezmek, öğütmek: "Gözlerine uyku denilen şey girmiyor, çiğnediği lokma boğazından inmiyor."- H. R. Gürpınar. Ayağı veya tekerleği altına alarak ezmek: "Bunlara dalgın bakarken, öteden gelen bir araba onu çiğneyecekti."- M. Ş. Esendal. mecaz Sayılması gereken bir şeyi saymamak, itibar etmemek, ayaklar altına almak: "Bunu yapmamak, insanlığın mukaddes mirasını çiğnemek değil, kendi hayatımı da inkâr etmek olacaktı."- R. N. Güntekin. mecaz Egemenliği altına almak, hükmetmek: "On iki milyonluk bir milleti çiğnemek sevdasına kapıldı."- R. E. Ünaydın. "çiğnemek" nasıl hecelerine ayrılır çiğ-ne-mek İlgili Kelimelerçiğnemedişlemek | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |