ızgara TÜRKÇE SÖZLÜK - ıZGARA - ızgara
Ana sayfa


ızgara
  • SÖZLÜK ANLAMI

  • Metal çubukların, ağaç dallarının aralıklı sıralanmasıyla yapılan parmaklık veya kafes biçiminde araç.

    Pisliklerin su yollarını tıkamasını önlemek veya havalandırmak amacıyla su yollarının havalandırma çıkışları üzerine konulan kafesli veya parmaklıklı demir.

    Et, balık, köfte vb. yiyecekleri pişirmekte kullanılan araç, gril:
    "Izgaranın sokağa verilen bacasından, kızardıkça yağları eriyen köftelerin kokusu vuruyordu dışarıya."- N. Cumalı.

    sıfat Bu araç üstünde pişmiş:
    "Gün batmadan çok evvel işlerini bitirdikleri için bu saatte meze ve ızgaralardan başka bir şey kalmaz."- R. N. Güntekin.

    spor Futbol ayakkabısının altında bulunan iri başlı kabara:
    "Ötekisinde altından hâlâ ızgaraları sallanan bir futbol ayakkabı eskisi vardı."- S. F. Abasıyanık.

    "ızgara" nasıl hecelerine ayrılır
    ız-ga-ra



    İlgili Kelimeler

    barbekü
    biftek
    cızbız
    gril
    ızgaralı
    ızgaralık
    ızgarasız


    Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri
    Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri |

    Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı,
    dizinler halinde 120.000 türkçe kelime içinde gezme ve arama
    ayrıca anlam girebilme imkanı, geniş kapsamlı türkçe sözlük


    ©2005 birsozluk.com

    0,0078125