SM_SP/sokmak/
| |||||
SM_SP <-- SM_SP --> SR_SU sokmaksokmak İçine veya arasına girmesini sağlamak. (-e) Bir yere girmesini sağlamak, içeri almak: "Bizi içeriye aldı ve küçük bir odaya soktu."- F. R. Atay. Bıçak, çakı, iğne vb. batırmak, saplamak. Böcek, zehirli hayvan iğnesini batırmak veya ısırmak, zehirlemek: "Otların arasında bacaklarını yılan sokar."- R. N. Güntekin. (-e, nsz) Yasak bir malı gizlice getirmek veya götürmek: "Ülkeye kaçak eşya sokmak."- . mecaz Belli etmeden kötü bir malı vermek: "Satıcı, elmaların çürüklerini sokmuş."- . (-e, nsz), mecaz Konuşma sırasında bir sözü, soruyu veya düşünceyi söyleyivermek: "Asım, fikrini birçok sözlerle sağlamlamaya uğraşırken, araya -Olmaz mı dersiniz, ne dersiniz?- gibi sualler sokuyor, cevap istiyordu."- R. H. Karay. mecaz Dokunaklı, kırıcı veya acı söz söylemek. "sokmak" nasıl hecelerine ayrılır sok-mak İlgili Kelimelersokmatıkmak | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |