Yaşı ilerlemiş, kocamış, ihtiyar (kimse): "Bir kez daha çocuğun taşkın neşesinden tedirgin oldu yaşlı kadın."- E. Şafak. Uzun yılları geride bırakmış: "Yaşlı ağaç"- . Yaşla dolmuş (göz): "Hıçkırarak yaşlı gözlerini kaldırdı."- Ö. Seyfettin. "yaşlı" nasıl hecelerine ayrılır yaş-lı
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, dizinler halinde 120.000 türkçe kelime içinde gezme ve arama ayrıca anlam girebilme imkanı, geniş kapsamlı türkçe sözlük