 | Ana sayfa  |
YM_YP <-- YM_YP --> YR_YU
yok
yok
Olmayan, bulunmayan şey:
"Sen yoktan anlamaz mısın?"- .
sıfat Bulunmayan, mevcut olmayan (nesne, kimse vb.), var karşıtı.
sıfat Yasak:
"İçki, sigara yok."- .
edat "Hayır" anlamında kullanılan bir söz:
"Geldiler mi? -Yok, daha gelmediler."- .
bağlaç Birbirine karşıt iki cümleden, ikincisinin başına getirilen bir söz:
"Verdiler, ne âlâ; yok vermediler, döner gelirsin."- .
bağlaç Birinin söylediği sözlerden genelde kuşkulanıldığında veya sözler hafifsendiğinde kullanılan bir söz:
"Yok kâğıdı kalmamış, yok mürekkebi iyi değilmiş, hasılı bir alay bahaneler!"- .
"Yok ben seni adam ettim, yok haddini bil, yok üstümüze düşeni yapalım."- A. İlhan.
edat Savunulan bir düşünceyi doğrulayan sözün başına getirilir:
"Yok, doğrusu iyi adam, kim ne derse desin."- .
Olmayan, bulunmayan şey:
"Sen yoktan anlamaz mısın?"- .
sıfat Bulunmayan, mevcut olmayan (nesne, kimse vb.), var karşıtı.
sıfat Yasak:
"İçki, sigara yok."- .
edat "Hayır" anlamında kullanılan bir söz:
"Geldiler mi? -Yok, daha gelmediler."- .
bağlaç Birbirine karşıt iki cümleden, ikincisinin başına getirilen bir söz:
"Verdiler, ne âlâ; yok vermediler, döner gelirsin."- .
edat Savunulan bir düşünceyi doğrulayan sözün başına getirilir:
"Yok, doğrusu iyi adam, kim ne derse desin."- .
bağlaç Birinin söylediği sözlerden genelde kuşkulanıldığında veya sözler hafifsendiğinde kullanılan bir söz:
"Yok kâğıdı kalmamış, yok mürekkebi iyi değilmiş, hasılı bir alay bahaneler!"- .
"Yok ben seni adam ettim, yok haddini bil, yok üstümüze düşeni yapalım."- A. İlhan.
Olmayan, bulunmayan şey:
"Sen yoktan anlamaz mısın?"- .
sıfat Bulunmayan, mevcut olmayan (nesne, kimse vb.), var karşıtı.
sıfat Yasak:
"İçki, sigara yok."- .
edat "Hayır" anlamında kullanılan bir söz:
"Geldiler mi? -Yok, daha gelmediler."- .
bağlaç Birbirine karşıt iki cümleden, ikincisinin başına getirilen bir söz:
"Verdiler, ne âlâ; yok vermediler, döner gelirsin."- .
bağlaç Birinin söylediği sözlerden genelde kuşkulanıldığında veya sözler hafifsendiğinde kullanılan bir söz:
"Yok kâğıdı kalmamış, yok mürekkebi iyi değilmiş, hasılı bir alay bahaneler!"- .
"Yok ben seni adam ettim, yok haddini bil, yok üstümüze düşeni yapalım."- A. İlhan.
edat Savunulan bir düşünceyi doğrulayan sözün başına getirilir:
"Yok, doğrusu iyi adam, kim ne derse desin."- .
"yok" nasıl hecelerine ayrılır
yok
İlgili Kelimeler
aç açık kalmakaç doyurmak
aç kalmak
aç susuz kalmak
açlık çekmek
açlıktan nefesi kokmak
adem
ademiyet
aksi halde
alıkoymak
altta yok üstte yok
aşevi
ayranı yok içmeye, atla (veya tahtırevanla) gider sıçmaya
azıklı
bakmak
batırılmak
batma
batmak
beş parasız
boş koymak
buhar olmak
buharlaşmak
cıbıl
çekilmek
çıkış
çıplak
derviş
devrilmek
dilenemez dilenci
donsuz
düşkün
eli boş
eradikasyon
erimek
eritmek
eriyip gitmek
fakir düşmek
fakir fukara
fakirce
fakirleşme
fakirleşmek
fakirleştirmek
fakirlik
FAKR
fıkdan
fukara
fukara babası
fukaralık
gaybubet
geda
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri
Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri |
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı,
dizinler halinde 120.000 türkçe kelime içinde gezme ve arama
ayrıca anlam girebilme imkanı, geniş kapsamlı türkçe sözlük
©2005 birsozluk.com