alışmak
| |||||
alışmak Bir işi tekrarlayarak kolaylıkla yapabilmek: "Muhtaç değiliz ama ben çalışmaya alıştım."- E. İ. Benice. Yadırgamaz duruma gelmek: "Dar ve alıştığımız çerçeve içinden çıkmak bizi şaşırtacağı için onu istemeyiz."- A. H. Çelebi. Uyar duruma gelmek, intibak etmek: "Bu mesleğe alışmış gibi görünüyor."- N. Araz. Sürekli ister olmak, bağımlılık kazanmak: "Tütüne alışmak. İlaca alıştı."- . Bağlanmak, ısınmak: "Birdenbire ona alıştığını hissediyor ve bu işe ayrıca şaşıyordu."- A. H. Tanpınar. Evcilleşmek, ehlîleşmek. (nsz) Tutuşmak, yanmaya başlamak. "alışmak" nasıl hecelerine ayrılır a-lış-mak İlgili Kelimeleralışmadüşmek meşk etmek müptela olmak | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |