boğaz
| |||||
boğaz Boynun ön bölümü ve bu bölümü oluşturan organlar, imik, kursak: "Ses, ciğerlerde biriken havanın boğaza çarpması demektir."- Ö. Seyfettin. Şişe, güğüm vb. kaplarda ağza yakın dar bölüm: "Şişenin boğazı. Testinin boğazı."- . İki dağ arasında dar geçit, derbent: "Yol üzerindeki derbentleri ve boğazları işgal ederek ordunun başında bunları takip ediyordu."- F. F. Tülbentçi. Yedirip içirme yükümü, iaşe: "İşçilerin boğazı bizden olacak."- . mecaz Yiyeceği içeceği sağlanan kimse: "Hayat zor anne, kaç boğazız evde, ağabeyim hangi birimize yetişsin."- A. Kulin. mecaz Yeme içme: "Boğazına düşkün."- . coğrafya İki kara arasındaki dar deniz. "boğaz" nasıl hecelerine ayrılır bo-ğaz İlgili Kelimeleranjinbademcik boğaz olmak Boğazlama boğazlanabilme boğazlanabilmek boğazlanma boğazlanmak boğazlaşma boğazlatabilme boğazlatabilmek boğazlatılma boğazlatılmak boğazlatma boğazlatmak boğazlayabilme boğazlayabilmek boğazlayıverme boğazlı boğazsız boğazsızlık cızırdamak derbent gıcık gıcık vermek hıçkırmak hırıltı iç deniz kılavuz gemisi kursak şikemperver ümük | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |