boşalmak
| |||||
boşalmak Boş duruma gelmek, içinde bir şey kalmamak, inhilal etmek: "Sınıf tamamen boşaldığında çıtı pıtı kadınla öğretmenin de onlarla birlikte gitmiş olduklarını fark etti."- E. Şafak. Dışarıya akmak, dökülmek. Gevşemek, açılmak: "Sicim gitgide boşalıyor, gemi hafif yana yatarak pupa gidiyordu."- S. F. Abasıyanık. mecaz Derdini, sıkıntısını birine anlatarak ferahlamak, deşarj olmak: "Derdimle öyle dolmuş ki boşalmadan evine gidemeyecek."- Y. Z. Ortaç. Hayvan, bağından kurtulmak. Doyuma ulaşmak. "boşalmak" nasıl hecelerine ayrılır bo-şal-mak İlgili Kelimelerboşalma | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |