damlamak
| |||||
damlamak Damla durumunda tane tane düşmek: "Yüzüne bir yerden su damlıyordu."- E. Şafak. (nsz) İçindekini damla damla akıtmak: "Musluk damlıyor."- . (nsz, -e), mecaz Bir yere çağrılmadan, çekinmeden gitmek, çıkagelmek: "Herkes yattıktan sonra şu fıstık ağacının altına damla."- P. Safa. "damlamak" nasıl hecelerine ayrılır dam-la-mak İlgili KelimelerDAMLAMA | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |