demirli
| |||||
demirli İçinde metal veya karışım durumunda demir bulunan: "Demirli sular. Demirli ilaçlar."- . Demir parmaklık veya demir bir parça takılmış olan: "Önüne bakmadığı için ucu demirli kunduraları köprü dubalarının çivilerine takılıp tökezliyor."- B. Felek. mecaz Bağlanıp kalmış: "Ali Bey İstanbul'da demirli bir hayat temposuna bağlı kalan tek insan gibi görünüyordu."- H. E. Adıvar. denizcilik Demir atmış (gemi). zarf Demir atmış bir biçimde: "Her sabah, şimdi limanda demirli duran bu gemide uyanacaklardı."- Halikarnas Balıkçısı. "demirli" nasıl hecelerine ayrılır de-mir-li İlgili Kelimelerkarkas | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |