doğrultmak
| |||||
doğrultmak Doğrulmasını sağlamak, doğru duruma getirmek: "Aralarında bellerini doğrultamayacak kadar yaşlıları da vardı."- T. Buğra. Düzeltmek: "Yanlışları doğrultmak."- . Yöneltmek: "Ancak delikanlı, kargının sapını yere gömüp ucunu ata doğrultarak hasmının saldırısını engelliyordu."- İ. O. Anar. halk ağzında Yön bulmak: "Karşıki tepeye bakarak yolu doğrultup geldim."- . halk ağzında Para sağlamak, kazanmak: "Bütçemizi doğrultur, pansiyoner olmaktan vazgeçeriz."- A. İlhan. "doğrultmak" nasıl hecelerine ayrılır doğ-rult-mak İlgili Kelimelerdoğrultma | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |