dolaşık TÜRKÇE SÖZLÜK - DOLAŞıK - dolaşık
Ana sayfa


dolaşık
  • SÖZLÜK ANLAMI

  • Karışık (saç, ip vb.):
    "Bir buğday benizli zülfü dolaşık / Gitme diye beni yolda eğler var"- Karacaoğlan.

    Dolaşarak giden (yol):
    "Tozlu ve dolaşık yollar üzerinde saatlerce taban tepmiş."- A. Haşim.

    mecaz Kolay çözülmeyecek veya içinden çıkılmayacak derecede karışık:
    "Birtakım dolaşık işleri yüzünden istifasını verip çekildi."- Y. K. Karaosmanoğlu.

    mecaz Amacını doğrudan doğruya değil de dolayısıyla sezdiren:
    "Dolaşık ve tutuk bir dille, yarı anlaşılır yarı anlaşılmaz cümleler mırıldanmaya başladı."- P. Safa.

    "dolaşık" nasıl hecelerine ayrılır
    do-la-şık



    İlgili Kelimeler

    cepheden hücuma geçmek
    dolaşıklık
    dolaşıksız


    Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri
    Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri |

    Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı,
    dizinler halinde 120.000 türkçe kelime içinde gezme ve arama
    ayrıca anlam girebilme imkanı, geniş kapsamlı türkçe sözlük


    ©2005 birsozluk.com

    0,015625