donuk donuk
| |||||
donuk donuk Canlılığı olmayarak: "Zeki ve yuvarlak yüzlü bir çocuk, kendinden büyük kılıcına sarılmış, donuk donuk bakıyor."- F. R. Atay. Rengini ve parlaklığını yitirmiş, mat bir biçimde: "Pirinç kakmaları donuk donuk ışıldayan hamam kapısını iterek içeri girdi."- C. Uçuk. | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |