doğru
| |||||
doğru Bir ucundan öbür ucuna kadar yönü değişmeyen, eğri ve çarpık karşıtı. Gerçek, yalan olmayan: "Doğru haber."- . Akla, mantığa, gerçeğe veya kurala uygun: "Bunları sana şimdiden söylemek daha doğrudur."- A. Gündüz. isim Gerçek, hakikat: "Söyleyin doğrusunu, siz insanoğlunun ahlaklı olabileceğine inanmıyorsunuz."- N. Ataç. isim, matematik İki nokta arasındaki en kısa çizgi: "İki noktadan yalnız bir doğru geçebilir."- . zarf Yanlışsız, eksiksiz bir biçimde: "Çocuk doğru okudu."- . zarf Hiçbir yöne sapmadan, dosdoğru, doğruca. zarf Yakın, yakınlarında: "Şafağa doğru otomobil sesi duyuldu."- F. R. Atay. edat Karşı yönünce: "Börekçi fırınının karşısındaki dört köşe taşlar döşeli, iki yanı ağaçlı yoldan çarşıya doğru yürüyordu."- Y. Atılgan. mecaz Yasa, yöntem ve ahlaka bağlı, dürüst, namuslu. "doğru" nasıl hecelerine ayrılır doğ-ru İlgili Kelimeler... demeye getirmekaçıkçasını söylemek akideyi bozmak (veya akidesi bozulmak) aklı başında aklına yatmak aklının ayarını bozmak anlamak apokrif ara söz araçsız asılsız aslına bakmak belkili boyut cetvel çakışmak çın çın tutmak çürütmek çürütülmek dalalete düşmek direkt dogma doğru parçası doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar doğruca doğruculuk doğrulabilme doğrulabilmek doğrulama doğrulanma doğrulanmak doğrulatabilme doğrulatabilmek Doğrulatma doğrulayabilme doğrulayabilmek DOĞRULMA doğrultabilme doğrultabilmek doğrultma doğrultmak doğruluk doğrusuz dolaşmak dolaylı dolaysız duyum dürüstlük düşünme yasaları | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |