geçirmek
| |||||
geçirmek Geçme işini yaptırmak, geçmesini sağlamak. (-e) Bir şeyi bir yandan öbür yana götürmek: "Kalanımızı peşine takarak Murat suyunun karşı kıyısına geçirdi."- K. Bilbaşar. (-i, -e) Bir şeyi bir yerden başka yere taşımak, nakletmek: "Odanın eşyasını öbür odaya geçirmek."- . (-i, -e) Tespit etmek, yazmak, kaydetmek: "Merkez, kadının dosyasına vefat kaydını geçirdi."- R. H. Karay. (-i, -e) Bir şeyi kendisine ayrılmış olan yere yerleştirmek, takmak: "Yem torbalarını hayvanların boyunlarına geçirdikten sonra arkadaşına sordu."- O. C. Kaygılı. (-i, -e) Yola çıkan birini uğurlamaya gitmek, selametlemek, teşyi etmek: "Arkadaşımı geçirmeye gittim."- . (-i, -de) Bir süre yaşamak, oturmak, kalmak: "Oralarda geçirdiğim günleri daima bir endişe, bir nevi hüzün ile derhatır ediyorum."- H. S. Tanrıöver. (-e, nsz) Giymek, giyinmek: "Sırtına pembe, kolları tamamen çıplak bir bluz geçirmişti."- S. F. Abasıyanık. (-den) Bir işi birden çok kişi üzerinde uygulamak: "Kılıçtan geçirmek. Dayaktan geçirmek."- . (-i, -den) Herhangi bir durumu yaşamış olmak: "Ne yapar ne eder, günde iki üç saatini at üstünde geçirirdi."- N. Cumalı. Etmek, yapmak. (-i, -e) Hastalık bulaştırmak: "Nezleyi bana geçirdin."- . Zaman harcamak: "Benim bu işlerle geçirecek vaktim yok."- . Bir gereksinimi eldeki imkânla karşılamak. mecaz Alışverişte aldatmak, kötü mal satmak, kazıklamak. (-e) Birine kötü söz söylemek. (-e) Vurmak. "geçirmek" nasıl hecelerine ayrılır ge-çir-mek İlgili Kelimelergeçirmesavmak | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |