kıvılcım
| |||||
kıvılcım Yanmakta olan bir maddeden sıçrayan küçük ateş parçası, alev, çakım, çakın, çıngı, şerare: "Eşeledik külleri, kıvılcımlar parladı."- C. Uçuk. Demir, taş vb. maddelerin güçlü çarpışmasından sıçrayan ateş durumundaki parçacıkları. mecaz Harekete geçiren etken: "Beyninde çakan şimşeğin kıvılcımları hemen ağzından saçılır."- H. R. Gürpınar. gök bilimi Güneş yüzeyinde düzensiz aralıklarla görülen parlama. "kıvılcım" nasıl hecelerine ayrılır kı-vıl-cım İlgili Kelimeleralevçakım çakın çıngı kıvılcımlanma kıvılcımlanmak kıvılcımlı kıvılcımsız şerare | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |