kalıntı TÜRKÇE SÖZLÜK - KALıNTı - kalıntı
Ana sayfa


kalıntı
  • SÖZLÜK ANLAMI

  • Artıp kalan şey, bakiye.

    Eski çağlardan kalmış şehir veya yapı, ören, harabe:
    "Efes, Bergama'nın kalıntıları, ulaştıkları uygarlığı serer gözler önüne."- N. Cumalı.

    İz, işaret.

    mecaz Bir toplum, kültür, uygarlık vb.nden artakalan şey:
    "Bu babacan, filozof ve hazırcevap insanlar kuşağı, tükenen bir görgü devrinin son kalıntıları gibidir."- H. Taner.

    "kalıntı" nasıl hecelerine ayrılır
    ka-lın-tı



    İlgili Kelimeler

    bakaya
    bakiye
    harabe
    ören
    tortu


    Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri
    Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri |

    Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı,
    dizinler halinde 120.000 türkçe kelime içinde gezme ve arama
    ayrıca anlam girebilme imkanı, geniş kapsamlı türkçe sözlük


    ©2005 birsozluk.com

    0,015625