kapanmak
| |||||
kapanmak Kapalı duruma gelmek: "Son basamağı aştığım zaman, babanın kapısı hızla yüzüme kapandı."- Y. Z. Ortaç. (-e) Dışarı ile ilişiğini kesmek: "Rahatça çalışmak istediğim zamanlar buraya kapanırım ve kimse girmesin diye bazen içeriden de kapıyı kilitlerim."- Y. K. Karaosmanoğlu. Çalışamaz, etkinliğini sürdüremez duruma getirilmek: "Manzumem çıkmadı ve Rübap kapandı."- Y. Z. Ortaç. Son verilmek, kesilmek: "Arif sustu. Hacı Bey de üstelemedi. Söz de burada kapanmış oldu."- M. Ş. Esendal. (-e) Yüzü, gövdesi bir yere gelecek biçimde eğilmek: "Secdeye hamt için değil, güya utandıklarından kapandılar."- R. E. Ünaydın. Tatile girmek: "Okullar kapandı."- . Yara iyileşmek. Göz kör olmak: "Kazadan sonra bir gözü kapandı."- . Hava bulutlanmak. "kapanmak" nasıl hecelerine ayrılır ka-pan-mak İlgili Kelimelerbekinmekkapanma tatil olmak yumulmak | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |