karıştırmak
| |||||
karıştırmak Karışma işini yaptırmak. (-i) İçinde ne olduğunu anlamak veya aradığını bulmak amacıyla elle yoklamak: "Ceplerimi karıştırdım, bozuk para bulamadım."- F. R. Atay. (-i) Yemeği dibinin tutmaması için kaşıkla altüst etmek: "Ocak başında oturmuş bir ihtiyarca kadın, bir tencereyi karıştırıyor hem de için için ağlıyordu."- A. Kabaklı. (-i) Kurcalamak, oynamak. (-i) Göz atmak, araştırmak, incelemek: "... saatlerce, istediğim kitapları, divanları, Servetifünun koleksiyonlarını karıştırdım."- Y. Z. Ortaç. (-i) Üstünkörü okumak: "Verdiğim cevapları dinlemiyor gibi dalgın, parmaklarıyla bir risaleyi karıştırıyordu."- H. Z. Uşaklıgil. Ayırt edememek, tam olarak seçememek: "Siz düşle gerçeği birbirine karıştırıyorsunuz."- . "karıştırmak" nasıl hecelerine ayrılır ka-rış-tır-mak İlgili Kelimeleraltından girip üstünden çıkmakbirbirine katmak çorba etmek dokunmak karıştırma karmak tağşiş etmek | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |