kurmak
| |||||
kurmak Bir şeyi oluşturan parçaları birleştirerek bütün durumuna getirmek, monte etmek: "Geniş çöl ufukları arasında çadırlarımızı kurduk."- F. R. Atay. Hazırlamak: "Kurduğu sofraya, yaptığı salataya git de bak."- R. H. Karay. Yaylı, zemberekli şeylerde yayı veya zembereği germek: "Çocukça bir sevinçle kurduğun çalar saatleri çalıp duruyor."- H. Taner. Gereken şartları hazırlayıp kendi kendine olmaya bırakmak: "Turşu kurmak."- . Etkisi ve önemi geniş şeyler meydana getirmek, tesis etmek: "Dünyanın en büyük imparatorluklarını kuran kimlerdi?"- O. S. Orhon. Yapmak, inşa etmek: "Çirkin yapıları örtecek güzel yapılar kuralım."- N. Ataç. Yapmak, oluşturmak: "Belki on aile keçelerden, kilimlerden çergelerini meyve ağaçlarının altlarına kurdular."- Ö. Seyfettin. ticaret Ortaklık sağlamak. Belli bir işte beraber çalışacak kimseleri belirlemek: "Teşkilatı ilçede sevilip sayılan bir avukat kurmuştu."- T. Buğra. Bir araya getirmek, toplamak: "Divan kurmak."- . Gizlice hazırlamak, tasarlamak: "Çocukların top oynadıkları kumluktan iskeleye doğru yürürken hep planlar kuruyordu."- C. Uçuk. Düşünmek: "Yalnız hayalle geçiniyorum, ben yalnız hayal kuruyorum."- S. F. Abasıyanık. Aklına koymak: "O gitmeyi bir kez kurdu mu artık durmaz."- . Zihinde büyütmek: "Bayram ağa, uşakların söylediklerini kurdukça kurdu."- H. E. Adıvar. Sağlamak, oluşturmak: "Dostluk kurmak. İlişki kurmak."- . mecaz Bir kimseyi dedikodu veya telkinlerle başkasına karşı öfkelendirmek. "kurmak" nasıl hecelerine ayrılır kur-mak İlgili Kelimelerihdas etmekinşa etmek kurma tesis etmek | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |