kurtarmak
| |||||
kurtarmak Bir canlıyı bir felaketten, tehlikeden veya zor durumdan uzaklaştırmak: "İşte böyle bir eser onları bu külfetten kurtarmış olur."- A. H. Çelebi. Kurtulmasını sağlamak: "Bunlar tahlisiye madalyalarıdır. Geçen sene yangında bir çocuğu kurtardım."- N. Hikmet. Uzaklaştırmak. Kazandırmak, yeniden ele geçirmek: "Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır."- Atatürk. Bir şeye zarar gelmesini önlemek: "Bu kız beni ilk defa çevreme karşı isyandan kurtardı."- H. E. Adıvar. Birinin cezalandırılmasına engel olmak: "Baban bana vaktiyle iyilik yaptı, seni kurtaracağım."- H. E. Adıvar. (nsz) Bir şeyin değerini karşılamak: "Beş bin liradan aşağısı kurtarmaz!"- . "kurtarmak" nasıl hecelerine ayrılır kur-tar-mak İlgili Kelimelerbaşından almakkurtarma | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |