kırık TÜRKÇE SÖZLÜK - KıRıK - kırık
Ana sayfa


kırık
  • SÖZLÜK ANLAMI

  • Kırılmış bir şeyden ayrılan parça:
    "Cam kırığı."- .

    Kemiğin bir etki ile kırılması:
    "Kolunda kırık yok ama çıkık var."- .

    Bir şeyin kırılan yeri:
    "Bunun kırığı neresinde?"- .

    Kırıntı:
    "Ekmek kırığı."- .

    Tavla oyununda oyun dışı bırakılan pul.

    sıfat Kırılmış olan:
    "Kırık pencereden ay, ışığını donduran bir soğuklukla odaya akıyor."- H. E. Adıvar.

    sıfat Melez:
    "Kırık tazı."- .

    sıfat Tam nota göre düşük olan (not):
    "Üç dersten kırığı var. Kırık not."- .

    sıfat Saf renkten hafif uzaklaşmış:
    "Kırık beyaz."- .

    sıfat, mecaz Gücenmiş, üzgün:
    "Eşlerde, çocuklarda o üzgün, kırık bakış."- B. Necatigil.

    Kadının veya erkeğin yasalara ve törelere aykırı olarak ilişki kurduğu erkek veya kadın.

    Fay.

    "kırık" nasıl hecelerine ayrılır
    kı-rık



    İlgili Kelimeler

    binişmek
    cebire
    çelebi
    delice
    hasandede üzümü
    kaynamak
    keskin
    kırıkçı
    kırıkçılık
    kırıkkaleli
    kırıkkalelilik
    kırıklama
    kırıklamak
    kırıklık
    kırılıp dökülmek
    sınık
    sınıkçı
    sulakyurt
    taşı ölçeyim
    traksiyon


    Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri
    Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri |

    Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı,
    dizinler halinde 120.000 türkçe kelime içinde gezme ve arama
    ayrıca anlam girebilme imkanı, geniş kapsamlı türkçe sözlük


    ©2005 birsozluk.com

    1,757813E-02