mahsus
| |||||
mahsus Özgü: "Kanun, gizli eşyayı bulmaya mahsus bir fal kitabı değildir."- N. F. Kısakürek. Biri veya bir şey için ayrılmış, münhasır: "Vatan bizim kılıcımızın ekmeğidir. Daima kendimize mahsus, kendimize münhasır biliriz."- N. Kemal. Özel: "Kayseri'nin sayın valisine mahsus selam ederim."- B. R. Eyuboğlu. zarf Özellikle: "Buraya, mahsus bunun için geldim."- . zarf Bilerek, isteyerek, kasten: "... kapıyı mahsus açık bırakmıştı."- A. İlhan. zarf Şaka olarak, şakadan: "Mahsus söylüyor, inanmayın."- . Duyulan, anlaşılan, hissedilen. Belli, ortada, aşikâr. "mahsus" nasıl hecelerine ayrılır mah-sus | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |