oynak
| |||||
oynak Kımıldayan, yerinde sağlam durmayan, hareketli: "Boğaz'ın oynak ve çırpıntılı sularına açıldı mı korkuya benzer bir ürperti geçirilir."- S. Ayverdi. Hareket, canlılık veren: "Zeybek oynak bir müziktir."- . Değişken, kararsız: "Altın fiyatları oynak."- . Davranışları ağırbaşlı olmayan (kadın veya kız): "Bu, otuz yaşlarında çenebaz ve oynak bir duldu."- R. N. Güntekin. anatomi Bükülüp doğrulmaya elverişli olan (eklem): "Bütün vücudunda, damarlarında, kemiklerinin oynak yerlerinde, etlerinde bir sızı, bir gevşeklik..."- P. Safa. "oynak" nasıl hecelerine ayrılır oy-nak İlgili Kelimeleraçanaşüfte büken fıkırdaşmak fingir fingir kahpecik oynaklık | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |