su
| |||||
su Hidrojenle oksijenden oluşan, sıvı durumunda bulunan, renksiz, kokusuz, tatsız madde, ab: "Kar üstüne dökülü kaynar su gibi işleyici gözlerini mezara dikmiş, bakıyor."- R. N. Güntekin. Bu sıvıdan oluşan kitle, deniz, akarsu: "Koltuğuna oturdu, Haliç'in bulanık sularına daldı."- F. R. Atay. Meyve, sebze vb.nin sıkılmasıyla elde edilen sıvı: "Portakal suyu. Domates suyu."- . Bazı kokulu yaprak veya çiçeklerin imbikten çekilmesiyle elde edilen kokulu sıvı: "Çiçek suyu. Gül suyu."- . Yemeğin sıvı bölümü: "Belki de iki bardak turşu suyu içecek."- S. F. Abasıyanık. Kez: "Meyveleri iki su yıka."- . Demir araçları ateşte kızdırdıktan sonra, suya daldırılarak sağlanılan sertlik: "Bu bıçağın suyunu iyi vermemişler."- . Sutaş. "su" nasıl hecelerine ayrılır su İlgili Kelimelerabağaç yılanı ağış ağızlık ağzı dili (veya ağzı) kurumak ağzına gem vurmak ağzına kilit takmak (veya vurmak) ağzına tıkmak ağzını kapamak (veya kilitlemek) akak aklamak aklan akvarel alg algler alümin anonsör apolet arıkçı arz arz etmek aşağı bitkiler atbalığı atlama taşı azel aziziye baca balık bilimi balık çorbası balıklama balkımak banko baraj bardak baskın baskın yapmak başı yerde batisfer battıçıktı bent bigünah boşaltma havzası boy vermek buğu buğulaştırıcı buharlayıcı bulamaç buz kalıbı büğemek cankurtaran simidi | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |