sıra
| |||||
sıra Yan yana, art arda olan şey veya kimselerin tümü, dizi: "Şehir esnafı şekercisinden tutun da berberine kadar iki sıra durup kendisini alkışladılar."- S. F. Abasıyanık. Bu biçimdeki topluluğun durumu: "Sırayı bozmayın."- . Belirli bir düzene ve niteliğe göre dizilme durumu: "Boy sırası. Yaş sırası."- . Bir şeye ayrılan, uygun görülen veya rastlayan zaman, aralık: "Bu sırada yan odadan sesler gelmeye başlamıştı."- İ. O. Anar. Tahtadan oturak: "Oturacak yerler tahta sıralardan olur."- S. Birsel. Dershane, meclis vb. yerlerde kullanılan ve oturup yazı yazacak biçimde yapılan mobilya. Düzen: "Sıraya girmek. Sıraya dizilmek."- . Ardı, arkası, önü ve yanı kelimelerinden sonra gelerek tamlamalar kuran ve "ardından, arkasından, önünden, yanından, beraberinde" anlamlarında kullanılan bir söz: "Ardı sıra gelmek. Arkası sıra koşmak. Önü sıra gitmek. Yanı sıra yürümek."- . "sıra" nasıl hecelerine ayrılır sı-ra İlgili Kelimelersıram sıramsıralanmak sırasını savmak sıram sıram dizilmek sıracagiller sıraca otu sıracalı sıracılık sırasız sıradanlaştırmak sıradanlık sıradanlaştırma sıralayabilmek sıralayış sıralatmak sıralama sıraya dizmek sıralanabilme sıralandırma sıralanabilmek sıralanış sıralandırmak sıralanma sıralı sıralatma sıralayabilme sıralayıcı sıralayıverme sıralı tümce sırası gelmek sırasıyla sırasını getirmek sırat sıra savmak olağan dışı nöbetleşe bir biçimine getirmek sığırkuyruğu keşik nöbet bir sıra nöbetleşmek münavebeli kaynak yapmak kaynak tanzim tek sıra olmak münasebetini getirmek Esnasında yeri olmak | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |