türemek
| |||||
türemek Oluşmak, ortaya çıkmak, meydana çıkmak: "Halide Hanım'ın hikâyesinden sonra türeyen bugünkü Turan lokantaları, Turan berberleri, Turan ocakları bütün payitahtı sarmış."- Y. K. Beyatlı. Parçalanıp çoğalmak, üremek. Çoğalmak: "Uzun zamandır ıssız, bakımsız kaldığı için o gümrah yeşillikler bölgesinde yılanlar türediği biliniyordu."- R. E. Ünaydın. dil bilgisi Bir kökten çıkmak. "türemek" nasıl hecelerine ayrılır tü-re-mek İlgili Kelimelergelmektüreme | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |