takip etmek
| |||||
takip etmek yetişmek, yakalamak veya bulmak amacıyla birinin arkasından gitmek, izlemek: "Kocası okurken gözleriyle satırları takip ediyor, elleriyle boncuk çantasını ovalıyordu."- Ö. Seyfettin. belli bir yöne gitmek: "Bu yolu takip ederseniz eve varırsınız."- . uymak: "Modayı takip etmek."- . bir şeyi izlemek: "Böylesi anlarda, diziyi çarpık bir nazarla takip etmekten geri duramıyor."- E. Şafak. dikkatle dinlemek, anlamak: "Öğretmenin anlattıklarını takip etmek."- . kovuşturmak: "Vaziyeti yukarıdan ve bizzat takip etmek lazım geldi."- Atatürk. hemen arkasından gelmek: "Bu hoyrat düşünceleri bir şimşek süratiyle taban tabana zıt fikirler takip ediyor."- H. Taner. İlgili Kelimelertutturmak | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |