uzatmak TÜRKÇE SÖZLÜK - UZATMAK - uzatmak
Ana sayfa


uzatmak
  • SÖZLÜK ANLAMI

  • Uzamasına sebep olmak, uzamasını sağlamak:
    "Saç uzatmak. Tırnak uzatmak."- .

    (-i) Başı, kolları veya bacakları bir yere yöneltmek:
    "Koğuşun açık duran kapısından hastalar başlarını uzatıp koridordakilere, yerde duran sedyeye bakıyorlar."- M. Ş. Esendal.

    (-e) Bir şeyi vermek için birine yöneltmek:
    "Şu köşe rafında toz şeker kutusu var, uzatıver bana."- A. Gündüz.

    Germek:
    "İp uzatmak."- .

    Konuşmayı sürdürmek:
    "Her iki odadan üçer beşer kişi lakırtıyı uzattılar."- M. Ş. Esendal.

    (-e) Vermek, göndermek:
    "Can, topu Zeki'ye uzattı.."- .

    (-i) Süreyi artırmak, temdit etmek:
    "Yıllardır beklediği bu zevkli anları mümkün olduğu kadar uzatmak istediği her hâlinden belliydi."- İ. O. Anar.

    "uzatmak" nasıl hecelerine ayrılır
    u-zat-mak



    İlgili Kelimeler

    atmak
    sürmek
    temdit etmek
    uzatma


    Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri
    Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri |

    Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı,
    dizinler halinde 120.000 türkçe kelime içinde gezme ve arama
    ayrıca anlam girebilme imkanı, geniş kapsamlı türkçe sözlük


    ©2005 birsozluk.com

    6,640625E-02