yaşatmak
| |||||
yaşatmak Yaşamasını sağlamak veya yaşamasına imkân vermek: "Mükrimin Hoca, İslam tarihini sade öğretmez, yaşatırdı."- H. Taner. mecaz Daha iyi ve zengin bir hayat sürmesini sağlamak: "Son derece lüks olanaklarla yaşatıyordu yeni ailesini."- A. Kutlu. (nsz), mecaz Keyiflendirmek, mutlu etmek: "Onu sanki yeniden yaşatan sesinizle okur musunuz?"- A. Kabaklı. mecaz Sürdürmek, devam ettirmek: "Onu içimizde yaşatıyoruz."- . "yaşatmak" nasıl hecelerine ayrılır ya-şat-mak İlgili Kelimelerbesicanlandırmak yaşatma | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |