yuvarlanmak
| |||||
yuvarlanmak Kendi üzerinde dönerek hareket etmek: "Fıçı yuvarlanıyor."- . Dökülerek düşmek: "Bu hayvancıklara bakarken gözlerimden yaşların yuvarlandığını ve toplandığını duydum."- M. Ş. Esendal. Devrilmek, düşmek: "Kapı açılır açılmaz yüzükoyun ve kaskatı yere yuvarlandı."- A. Gündüz. mecaz Ansızın, beklenmedik bir zamanda ölmek. Gitmek: "İkimiz de feci bir akıbete doğru yuvarlanıyoruz."- A. Gündüz. "yuvarlanmak" nasıl hecelerine ayrılır yu-var-lan-mak İlgili Kelimelertekerlenmekyuvarlanma | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |