çökmek
| |||||
çökmek Bulunduğu düzeyden aşağı inmek, çukurlaşmak: "Toprak çökmek. Yol çökmek."- . Üzerinde bulunduğu yere yıkılmak: "Tavan çökmek. Döşeme çökmek. Ev çökmek."- . (-e) Çömelmek: "Suyun başına çöküp ellerini, yüzünü yıkamaya koyuldu."- H. F. Ozansoy. (-e) Oturmak, birdenbire oturmak: "Soluk soluğa yere çöktü."- F. R. Atay. Deve, sığır vb. olduğu yere oturmak: "Boz renkli bir kaya, tıpkı çökmüş bir hecin sırtını andırıyordu."- Y. K. Karaosmanoğlu. Şakak, avurt vb. içeri doğru girmek, çukurlaşmak: "Kadının yanakları daha fazla çöktü."- H. E. Adıvar. Basmak, yayılmak: "Geceleri bazen öyle bir sessizlik çöküyor ki muharebenin bu yerlerde olduğuna insanın inanamayacağı geliyor."- N. F. Kısakürek. Sis, duman vb. inerek kaplamak: "Alaca karanlıklar çökerken köşk bahçesinin parmaklıklarında görünmektedir."- S. Birsel. mecaz Sarsılıp dinçliğini yitirmek: "Şayet iradesiz bir adamsanız az zamanda çürüyüp çökmeniz pek mümkündür."- R. H. Karay. Tortu dibe inmek. mecaz Son bulmak, yıkılıp dağılmak: "Bir gün vatan çöktü ve millî mabetler istila edildi."- A. Gündüz. (-e), mecaz Yoğun bir biçimde duymak: "Mustafa Kemal'in içine ilk defa bu lisede vatan kaygısı çöktü."- F. R. Atay. "çökmek" nasıl hecelerine ayrılır çök-mek İlgili Kelimelerbatmakçökme çöreklenmek göçmek inhitat etmek inkıraz gelmek kepmek payandalamak | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |