ödemek
| |||||
ödemek Bir alışveriş ilişkisinde, borcu alacaklıya vermek, tediye etmek: "Borç varsa benimkidir, onu ödemek ve teşekkür etmek lazım."- R. H. Karay. Bir alışverişte alınan şeyin karşılığını alacaklıya vermek. Bedelini vererek bir zararı karşılamak, tazmin etmek. Bir iş, bir kuruluş harcanan, yatırılan parayı çıkartmak, itfa etmek: "Bu fabrika sermayesini beş yılda ödedi."- . mecaz Bir işin, bir görevin karşılığını vermek: "Emekliye ayrıldıktan sonra keresteciliğe başladı ama eline geçen, alın terini ödemiyordu."- E. C. Güney. mecaz Bir şey karşısında fedakârlık etmek, bir şey elde etmek için özveride bulunmak. "ödemek" nasıl hecelerine ayrılır ö-de-mek İlgili Kelimelerifa etmekitfa etmek keseye davranmak ödeme para saymak saymak tediye etmek tesviye etmek vermek | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |