şahlanmak
| |||||
şahlanmak At, ön ayaklarını yerden keserek arka ayakları üstünde durmak, şaha kalkmak: "Altımdaki beygir acı acı kişneyerek şahlanır gibi oldu."- O. C. Kaygılı. mecaz Taşkınlık göstermek, coşmak, kükremek: "Gösterdiğimiz kahramanlıklar, harp meydanlarında asırlarca şahlanmış Türk yiğitliği kendilerine layık olacağı kadar yazılabilmiş değildir."- A. Ş. Hisar. mecaz Parlamak, ışıldamak: "Zifirî siyah üstüne iki tane açık, iki tane de orta koyulukta dört renk serpildi mi gözlerimiz derhâl şahlanıyor."- B. R. Eyuboğlu. "şahlanmak" nasıl hecelerine ayrılır şah-lan-mak İlgili Kelimelerşahlanma | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |