kovmak
| |||||
kovmak Sert veya küçük düşürücü sözlerle gitmesini söylemek, savmak, defetmek: "Fethi Bey çalgıları kovdu, davul zurna istedi."- M. Ş. Esendal. Bir yerden sürüp çıkarmak, kovalamak: "Sen kim oluyorsun da beni kendi yerimden kovuyorsun?"- A. Kulin. İşine son vermek, görevinden atmak, uzaklaştırmak. Varlığına son vermek, ortadan kaldırmak. mecaz Gözetmek: "Sıra, saygı kovarak yetişmiş bütün efendiler, Türkiye'nin bütün Avrupa görmüşleri ona kızar, onu küçük düşürmeye çalışır."- M. Ş. Esendal. "kovmak" nasıl hecelerine ayrılır kov-mak İlgili Kelimeleratmakbohçasını koltuğuna vermek defetmek dehlemek dışarı atmak haydamak haydi oradan kapı dışarı etmek (veya atmak) kapıyı göstermek kıçına tekmeyi atmak (veya vurmak veya yapıştırmak) kovalamak kovma pasaportunu eline vermek şutlamak yallah etmek | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |