meydan
| |||||
meydan Alan, saha: "Yüz binlerce asker sokakları, meydanları, kırları dolduruyordu."- Ö. Seyfettin. Yarışma, eğlence veya karşılaşma yeri: "Şehir kapılarının önündeki meydanlarda davul zurna çalınıyor, cirit, bar oynanıyordu."- A. H. Tanpınar. Bulunulan yer ve çevresi, ortalık: "Kileri kilitlemezdi, paraları meydanda dururdu."- Ö. Seyfettin. Fırsat, imkân veya vakit. Mevlevi tekkelerinde ayin yapılan yer. "meydan" nasıl hecelerine ayrılır mey-dan İlgili Kelimelerçıkmakdivan sazı meydan muharebesi meydancılık mütevellit olan (veya olup) biten olmak teberrüz var etmek vücuda getirmek yüksek perdeden konuşmak | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |