birlik
| |||||
birlik Tek, bir olma durumu, vahdaniyet: "Tanrı'nın birliğine inanır."- . Bir arada olma durumu, vahdet: "Türk milletinin birliği."- . Bağlılık, benzerlik, bağlantı, vahdet: "Dil birliği. Ülkü birliği."- . Belli bir topluluğun yararlarını korumak için kurulmuş dernek: "Mühendisler birliği. Öğretmenler birliği."- . sıfat Bir taneden oluşmuş, bir tane alabilen: "Birlik cezve."- . askerlik Bölük, tabur, alay vb. bir bütün sayılan topluluk: "Birliğine dönerken karısını kendi anasının babasının yanına bıraktı."- N. Cumalı. edebiyat Konunun bir ana düşünce çevresinde toplanması. felsefe Bölünmezliği içeren yalın bütün. müzik En büyük değerdeki nota, dört dörtlük. "birlik" nasıl hecelerine ayrılır bir-lik İlgili Kelimelerağlaşmakaile almak aşçıbaşı bağrışmak baş başa baş başa olmak bekleşmek beraber beraberce beraberlik bile birden birlikte yaşama birliktelik bütün çöpsüz üzüm dört dörtlük dörtlük el birliği etmek el ele vermek eş eşlik etmen görevdaş hep beraber ikilik kadeh arkadaşı kadeh arkadaşlığı kadehdaş kafile kapışmak kardeşlik katmak kavlükarar etmek koloni koparmak koşmak koşuşmak meleşmek müşterek müttehiden müttehit onaltılık ortak oyunbozan oyunbozanlık etmek ötüşmek sekizlik silah arkadaşı | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |